Sıradan adamın ilginç öyküleri /BÖLÜM 1

Bir gün barda tek başıma oturuyorum. Metal coverları yapan bir bar ve böyle mekanlarda kesinlikle benim yerim olayına önem veririm. Her zaman bir masa belirler orada otururum. Benim yerimdeyim. Kesinlikle daha iyi hissediyorum. Kesinlikle bokun içine batmışım ama ayrılığın iyi yanı entelektüel bir birikim elde etme fırsatınız oluyor. Bir kadınla uğraşmaktansa bir enstrüman, kitap ve çeşitli şeylerle uğraşmak sizin için daha faydalı oluyor ama eksikliklerini de hep sol cebinizde taşıyorsunuz gibi her yere sizinle geliyor. Birden biri "Ateşiniz var mı?" Korktum. Kafamı kaldırdığımda ortalamanın baya üzerinde bir hatunun benden ateş isteğini gördüm. "Ateş mi?" "Evet." "Buyurun." Yaktı ve yerine doğru yürüdü. Ben ise dar kıçını seyrettim sarhoş kafamla. Hemen yanımda ama biraz uzağımda bir yere oturdu. TEKTİ! Hemen doğruldum. Belimin üzerine oturuyormuşum. Diz kapaklarım karşı sandalyeye değiyordu neredeyse. Böyleyim biraz gevşedikçe oturduğum bir yerden aşağı doğru istemsiz kayarım. Bakıyor muydu acaba bana? Kontrol etmek için kısa bakışlar attım. Beni siklediği falan yoktu. Bir bira daha söyledim. Sarhoş olacaktım ama önemsizdi. Dönüşümü fazla düşünmüyordum. Davulun sesini midemde hissediyor. Düşündükçe düşünüyordum. Sonra niye düşünüyorum diye düşünüyordum. "Kusura bakma ama ateşi alabilir miyim? Yine" "Tabi tabi. İstersen burada oturabilirsin." acayip bir bakış attı bana. "Yani sürekli ateş istemek için kalkmak zorunda kalmazsın. Hem biraz muhabbet ederiz belki." "Bak aslında mantıklı geldi." Oturdu. Kendimi binlerce askerin önünde "Yeahhhhh" diye bağıran bir kumandan gibi hissettim. "Ne arıyorsun burada?" diye sordu. "Kendimi." "Hah hah ha bulabildin mi bari?" "Bilmiyorum. Ya sen ne arıyorsun burada?" "Bilmem." "Bilinemeyeceklere içelim o zaman." "Bak güzeldi bu." Hoşuna gittiğimi düşünmeye başladım. "Neler yaparsın?" "Hiç." "İnsan bir şeyler yapmalı." "Ne gibi?" "Bilmem." Gülümsedi. "Headbang gibi" dedim. "O konuda haklısın." Bir süre durduktan sonra "Nasıl hissediyorsun. Onu yaparken" "Hayata kafa atıyormuşum gibi geliyor." "Atıyor musun peki?" "O sabahları genelde ense köküme bir sopa vuruyor." "Hahahahahaha evet o boyun ağrısı yok mu." "Yanıma gelsene tam duyamıyorum seni" Geldi. Sıcaklığını hissediyordum. Dirseğini masaya koydu ve gözlerimin içine bakmaya başladı. "Sen iyi birisin." "Nereden biliyorsun?" "Gözlerinden." "Gözler dimi?" dedim. Gözlerinin içine öylece bakmaya başladım. Bana çok şey hissettiriyordu. Etkiliyordu beni. Sanki gözleri ateş ediyordu ve ben her mermiyi vücudumda hissettikçe bir mazoşist zevki duyuyordum."Ne yapabilirim? Senin için." "Oral seks." "Burada mı?" "Evet! Neden şaşırdın?" "Yani burada olur mu?" "Oral seksin bir yeri mi var ki?" "Yani aslında çılgınca geliyor kulağa." bir bira çekti. Önümüzden lavaboya girip çıkmak için geçen insanlar vardı. Aslında çok tenha bir yerde oturuyorduk fakat üç ve beş dakikalık periyotlarla insanlar lavaboya girip çıkıyordu. Gözlerimin içine bakıp duruyordu. Elini benimkine attı. Pantolonumun üstünden okşayıp duruyordu. Attığında zaten erekteydim. Biraz utanmamı sağladı. Aslında çok önemsemediğini fark ettim. Sonra yavaşça siyah ojeli parmaklarıyla fermuarımı açtı. Yapmayacaktı değil mi bunu? Hayır yapamaz. "Peki sen çılgın mısın?" Gözlerimin içine bakarak müthiş bir özgüvenle "Göreceğiz." dedi. Hassiktir! Yapacaktı sanırım. Her an vazgeçebilirdim. Başını bacaklarıma koydu. Öylece uyuyormuş gibi. Bir eleman çıktı lavabodan. Göz göze geldik. Sonra kıza baktı. Kızın bacaklarımın üzerinde uyuduğunu düşündüğünü düşündüm. Boxerımın düğmesini açtı ve benimkini çıkarttığı gibi ağzına almaya başladı. Boşalamıyordum ve fazla vaktim yoktu. Her an birinin göreceği korkusundan başka hiç bir şeyi düşünemiyordum ve fazla vaktim yoktu. Kendimi olaya konsantre etmeye çalıştım bir süre sonra zaten oldum ve boşaldım. Menimi ağzına aldı ve doğruldu. Saçını yana attı ve menimin üzerine bir bira çekti. Sonra dudağımdan öptü beni. Aman tanrım! Kendi menimin olduğu o dudaklarıyla öptü beni ve işaret parmağıyla dudaklarımın kenarlarına sürdü. Sanki o beni sikmişti. Bir bira çektim. Bir tane daha çektim. Sonra şişeyi dipledim. Kafamı çevirdiğimde bana bakıyordu. "Çılgın mıymışım?" "Beni şaşırttığını söylemem lazım." Gülümsedi. "Gidelim buradan." "Nereye?" "Bilmem sen nereye gidersin?" Doğru cevabı düşünmeye başlamıştım.::: (DEVAM EDECEK)

0 yorum:

Yorum Gönder

Ad

E-posta *

Mesaj *

Blogger tarafından desteklenmektedir.

Multimedia Updates

Teşekkürler

Bizi takip edin.